Bakan Ersoy: "Gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, Atatürk’ün aziz hatırasına duyduğumuz saygının bir nişanesidir"
Bakan Ersoy: "Gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, Atatürk’ün aziz hatırasına duyduğumuz saygının bir nişanesidir"
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, restorasyon çalışmasıyla yenilenen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evin açılış töreninde, "Onunla kurduğumuz güçlü bağ lider olmasının ötesinde daha derin anlamlar taşıyor
Haber Giriş Tarihi: 09.11.2025 17:58
Haber Güncellenme Tarihi: 09.11.2025 17:58
Kaynak:
İHA
İşte bugün burada toplanmamıza vesile olan çalışmalarımız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’e olan vefamızın ve onun aziz hatırasına olan saygımızın bir nişanesidir" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evi kapsamlı bir restorasyonla yeniledi. Tarihi yapı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı programla yeniden ziyarete açıldı. Açılışta konuşan Bakan Ersoy, Atatürk’ün hatırasına sahip çıkmanın yalnızca geçmişe değil, aynı zamanda geleceğe karşı da bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın neresinde olursa olsun Türk kültürel varlıklarının sağlıklı biçimde korunmasına büyük önem verdiklerini vurguladı. Bu yaklaşımın en somut örneklerinden birinin Selanik’teki Atatürk Evi olduğunu belirtti. Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Mustafa Kemal’in kendileri için taşıdığı anlamın sadece bir devlet adamı olmasından kaynaklanmadığını belirterek, "Onunla kurduğumuz güçlü bağ lider olmasının ötesinde daha derin anlamlar taşıyor. İşte bugün burada toplanmamıza vesile olan çalışmalarımız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’e olan vefamızın ve onun aziz hatırasına olan saygımızın bir nişanesidir. Unutmamalıyız ki Atatürk’e vefa göstermek, cumhuriyete sahip çıkmak ve değerlerini korumak olduğu gibi aynı zamanda ülkemize ve geleceğimize karşı bir sorumluluğumuzdur. Bu vefayı göstermenin en etkili yolu ise onun düşüncelerine, fikirlerine sahip çıkmak, bu değerler ışığında yolumuza emin adımlarla ilerlemektir" dedi.
Cumhuriyet yürüyüşünün başladığı yer
Atatürk’ün doğduğu evin, yaşadığı yerlerin ve kişisel eşyalarının onun hayatına dair izler taşıdığına dikkat çeken Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak geçmişe, kültüre ve tarihe duyulan bağlılıkla Atatürk’ün aziz hatırasını yaşatmak için çalıştıklarını vurguladı. Tarihin en zor anlarında alınan kararların, atılan adımların ve bu kararların alındığı mekanların da milletin ortak hafızasında önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Mehmet Nuri Ersoy, Atatürk’ün doğduğu evin sadece bir yapı olmadığını; cumhuriyete giden yolun ilk adımlarını barındıran bu evin aslına uygun biçimde yaşatılmasının ve hikâyesinin gelecek kuşaklara aktarılmasının hayati önemde olduğunu dile getirdi. Ersoy, bu tür yapıların ve mirasların geçmişi anlamada, geleceğe yön çizmede eşsiz birer rehber olduğunun da altını çizdi.
"Temel noktamız, evin müze haline dönüştürüldüğü 1953 yılındaki hali oldu"
Bakan Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) aracılığıyla Mustafa Kemal Atatürk’ün 1881 yılında doğduğu eve yönelik çalışmalar başlattıklarını belirterek, "Selanik’teki Atatürk Evi, 1875 yılından önceki bir tarihte yapılmış, 1878 yılında Ali Rıza Efendi ve Zübeyde Hanım’ın mülkiyetine geçmiştir. Ali Rıza Efendi, 1879’da aynı parsele mevcut evin batısına iki katlı yeni bir ev daha yaptırmış ve bu ev Zübeyde Hanım’ın, eski ev de Ali Rıza Efendi’nin üzerine geçirilmiştir. Mustafa Kemal, 1881 yılında bu evde doğmuş ve babası Ali Rıza Efendi bu evde vefat etmiştir. 10 Kasım 1953’te, Atatürk’ün naaşının Anıtkabir’e taşındığı gün ise bu ev müze olarak açılmıştır. 1953’ün ardından çeşitli dönemlerde bu binada bakım ve onarım çalışmaları yürütüldü" dedi.
Bakanlık olarak 2022 yılında ise evin restorasyon ve teşhir tanzim çalışmaları için geniş çaplı planlamalar yapıldığını kaydeden Ersoy, "19 Aralık 2024 tarihinde çalışmalara başladık. Çalışma boyunca da tüm süreci yakinen takip ettik. Atatürk Evi’nin restorasyonu kapsamında; iç mekân ve dış mekânda ahşap imalatlar ile tüm elektrik tesisatı yenilenmiş, sandık odası ve hamam özgün haline getirilmiş, çatının genel bakımı yapılmış ve bahçedeki duvarların genel bakımı ile avlu zeminin taş kaplaması tamamlanmıştır. Anı Evi’nin yeni hali Atatürk ve ailesi temalı oda, Zübeyde Hanım’ın odası, etnografik sergi, evin tarihçesi temalı alan ve kütüphaneden oluşmaktadır. Proje, binanın bodrum katı evin tarihçesi, orta katı etnografik bilgiler ve üst katı ise Atatürk’ün Selanik yıllarını anlatacak şekilde tasarlandı. Yani bu restorasyon çalışmasını yaparken önceliğimiz Atatürk’ün doğduğu orijinal haline getirmekti. Bu noktada da temel noktamız, evin müze haline dönüştürüldüğü 1953 yılındaki hali oldu" ifadelerini kullandı.
"Tüm bu eserlerin sergilenmeye hazır hale getirildiğini ifade etti"
Bakan Ersoy, TİKA tarafından yürütülen Selanik Atatürk Evi Restorasyon ve Teşhir-Tanzim Projesi kapsamında önemli eserlerin de restore edildiğini belirtti. Ankara Cumhuriyet Müzesi Müdürlüğü envanterine kayıtlı 12 eser ile Selanik Atatürk Evi’nden getirilen bir adet Cumhurbaşkanlığı mührü replikasının yanı sıra, Edirne Müzesi Müdürlüğü’ne ait iki eserin restorasyon ve konservasyonunun Ankara Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından başarıyla tamamlandığını söyledi. Ayrıca, Selanik Atatürk Evi’nden Türkiye’ye getirilen ve Kırşehir Müzesi Müdürlüğü’nde muhafaza edilen 50 demirbaş eşya ile bin 5 kitabın da konservasyon sürecinin tamamlandığını, tüm bu eserlerin sergilenmeye hazır hale getirildiğini ifade etti.
Eşyalar evine döndü
Bakan Ersoy, Balkan Savaşları sonrasında Zübeyde Hanım’ın evinden ayrılarak Türkiye’ye geldiğini hatırlatarak, onunla birlikte getirdiği bazı eşyaların bugün yeniden ait olduğu yere, Selanik’teki Atatürk Evi’ne döndüğünü söyledi. Mustafa Kemal’in bebeklik dönemine ait eşyalar, Zübeyde Hanım’ın şahsi eşyaları ve Ali Rıza Efendi’ye ait tesbihler gibi aileye ait özel eşyalar ile mobilyaların yıllar sonra yeniden bu eve kazandırıldığını belirten Ersoy, geçmişte zaman zaman Türkiye’de sergilenen bu eserlerin artık ait oldukları yapının içinde yer almasının, evin atmosferine büyük katkı sağlayacağına inandıklarını ifade etti.
Atatürk’e ait belgeler ilk kez gün yüzüne çıktı
Bakan Ersoy, müzede yer alacak diğer obje ve belgeler hakkında da bilgi vererek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Atatürk’e ait az bilinen fotoğraflar, Ali Rıza Bey’in terekesi, Atatürk Evi’nin Ali Rıza Bey ve Zübeyde Hanım tarafından satın alındığına dair 1878 tarihli Osmanlı arşiv belgeleri, Mübadele sonrası Atatürk Evi’nin Zübeyde Hanım’dan Yunanistan Milli Bankası’na devrini gösteren 1925 tarihli Yunanca belge, Dışişleri Bakanlığı ve Selanik Başkonsolosluğu arşivlerinde yer alan plan, proje ve daha önce bilinmeyen fotoğraflar, Ressam Rahmi Pehlivanlı’nın Atatürk Evi tablosu, Celal Bayar’ın Atatürk Evi ziyaretinin video kaydı ve Kemal Zeren’in eserleri de artık müzede sergilenecekler arasında yer almaktadır."
Türk-Yunan dostluğunun simgelerinden biri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Başbakanlığı döneminde 2003 yılında Selanik’e giderek Atatürk’ün doğduğu evi ziyaret ettiğini hatırlatan Ersoy, Erdoğan’ın Atatürk’ün evini ziyaret eden ilk Türk Başbakanı olduğunu ve o ziyarette "Umuyorum ki bu ev, Türkiye ile Yunanistan arasındaki barışın sembolü olsun" ifadelerini kullandığını aktardı.
Bakan Ersoy, bugün de aynı mesajı en güçlü şekilde yinelediklerini dile getirdi. Ersoy, bir milletin geçmişiyle kurduğu ilişkinin, onun geleceğini de şekillendirdiğini belirterek, bu anlayışla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde millet iradesine, bağımsızlığa, hürriyete, demokrasiye ve cumhuriyete bağlı kalarak Atatürk’ün emanetine sahip çıkmayı sürdüreceklerini ifade etti. Bakan Ersoy, her yıl özellikle 10 Kasım’da binlerce vatandaşın ziyaret ettiği Selanik Atatürk Evi’nin, 1953 yılındaki özgün haline kavuşturulmasını sağlayan Restorasyon ve Teşhir-Tanzim Projesi’nin hayırlı olmasını temenni etti.
Evin atmosferinin, ait olduğu özel eşyaların geri dönmesiyle birlikte 1881 ve sonrasındaki ruhu yeniden yansıtacağına inandığını belirten Ersoy, bu vesileyle Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 87. yılında saygıyla andığını ve katılımcıları en kalbi duygularla selamladığını ifade etti.
"İki ülke arasındaki ilişkilerde son dönemde gözlemlenen dinamizm ortak bir refah geleceğine olan inancı güçlendiriyor"
Yunanistan Turizm Bakan Yardımcısı Anna Karamanli ise programda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Yunanistan’ın yalnızca iki komşu ülke olmadığını, aynı zamanda zorluklarla dolu ama umut vadeden uzun bir tarihi yolculuğu paylaştığını ifade etti.
İki ülke arasındaki ilişkilerde son dönemde gözlemlenen dinamizmin, iyi komşuluk ilkeleri ve uluslararası hukuka dayalı ortak bir refah geleceğine olan inancı güçlendirdiğini vurgulayan Karamanli, Selanik’in doğduğu şehir olması sebebiyle burada bulunmanın kendisi için ayrı ve özel bir anlam taşıdığını dile getirdi.
Karamanli, turizmin yalnızca ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda insanlar ve kültürler arasında köprüler kuran, fırsatlar oluşturan, yerel toplulukları destekleyen ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eden bir güç olduğunu belirtti. Sınır ötesinden gelen ziyaretçilerin artmasının, bölgesel kalkınmaya, refahın yayılmasına ve dostluk ile güvene dayalı ilişkilerin gelişmesine katkı sağladığını ifade etti.
Turizm Bakanlığı olarak karşılıklı saygı, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik temelinde iş birliklerini güçlendirmek için çalıştıklarını belirten Karamanli, turizmin barış içinde bir arada yaşama ve diyalog kurma açısından da güçlü bir araç olduğuna inandıklarını söyledi. Karamanli, "Bugünkü etkinlik, kültürün sınırları aşarak ortak hafıza ve anlayış alanları oluşturma gücünü bizlere bir kez daha hatırlatıyor" dedi.
"Çocukluğunun masum merakı, gençliğin fikir arayışı ve liderliğin vakur sorumluluğu bu mekânda yoğrulmuştur"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya, Selanik’teki Atatürk Evi’nin yeniden açılış töreninde yaptığı konuşmada, buranın tarihimizin ve milli kimliğimizin en özel mekânlarından biri olduğunu söyledi.
Üzerinde "Türk milletinin büyük müceddidi ve Balkan İttihadı’nın müzahiri Gazi Mustafa Kemal burada dünyaya gelmiştir" yazılı levhayla hafızalara kazınan bu evin, TİKA koordinasyonunda yürütülen titiz bir restorasyon sürecinin ardından kapılarını yeniden açtığını belirten Sırakaya, açılışın Türkiye Cumhuriyeti’nin köklerine, ortak hafızasına ve geleceğe duyulan sadakatin somut bir göstergesi olduğunu vurguladı.
Sırakaya, Atatürk’ün doğduğu bu evin yalnızca bir yapı değil; bir millete umut, bir devlete kurucu irade kazandıran fikrin ve inancın doğduğu yer olduğunu ifade etti. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu evin odalarında vatan ve millet sevgisinin ilk kıvılcımlarını yüreğinde taşıdığını belirten Sırakaya, "Çocukluğunun masum merakı, gençliğin fikir arayışı ve liderliğin vakur sorumluluğu bu mekânda yoğrulmuştur" diye konuştu.
"Bu mekanda Türk milletine adanmış bir hayatın izleri var"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Zorlu ise programda yaptığı konuşmada, Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu bu tarihî mekânda bulunmaktan duydukları gurur ve heyecanı dile getirerek katılımcılara saygılarını sundu.
Buranın yalnızca bir bina değil, bir milletin yeniden uyanışının ve o uyanışa giden yolun da başlangıç noktası olduğunu vurgulayan Zorlu, bu mekânda Türk milletine adanmış bir hayatın ve kararlılıkla şekillenmiş bir iradenin izlerinin bulunduğunu ifade etti. Projeyle gösterilen kadirşinaslığın, geçmişten geleceğe uzanan millî hafızayı koruma iradesinin somut bir göstergesi olduğunu belirtti.
Ecdadın dünyanın neresinde olursa olsun bıraktığı her bir esere sahip çıkma iradesi gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da özellikle teşekkür eden Zorlu, Atatürk Evi’nin bugünkü haline gelmesinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yoğun çaba gösterdiğini vurguladı. Yunanistan’daki makamlarla kurulan iş birliği ve koordinasyon sayesinde uzun bir sürecin ardından yapının aslına uygun biçimde yeniden ihya edildiğini söyledi. Zorlu, TİKA Başkanı başta olmak üzere projede emeği geçen tüm çalışanlara da teşekkür ederek, bu eserin ortaya çıkmasında herkesin büyük katkısı olduğunu ifade etti.
Bakan Ersoy’a teşekkür
MHP Genel Başkan Yardımcısı İlyas Topsakal da programda yaptığı konuşmada, kendilerinin bu projeye gönül vermiş ve sorumluluk yüklenmiş insanlar olarak bu bilinçle hareket ettiklerini ifade etti. Bu vesileyle Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a böyle büyük bir projeyi başlatıp başarıyla tamamladığı için şükranlarını sunan Topsakal, sürecin yalnızca bakanlıkla değil; TİKA Başkanı, tüm proje ekibi, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği ve devletin ilgili kurumlarının ortak emeğiyle yürütüldüğünü vurguladı. Projenin ince ince işlendiğini belirten Topsakal, özellikle Yunanistan’daki muhatap kurum ve yetkililerin katkılarına da dikkat çekerek, destek veren tüm Yunan makamlarına teşekkür etti.
"Atatürk Evi, her Türk’ün kalbinde sönmeyen bir ışığın simgesi"
Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Çağatay Erciyes ise programda yaptığı konuşmada, Selanik’teki Atatürk Evi’nin her Türk’ün kalbinde sönmeyen bir ışığın, tükenmeyen bir umudun simgesi olduğunu belirtti. Bu evin, Atatürk’e duyulan minnetin yanı sıra geleceğe taşınan barışın, dostluğun ve umudun da sembolü haline geldiğini vurgulayan Erciyes, evin tarihçesine bakıldığında Türk-Yunan dostluğunun ve iki ülke arasındaki karşılıklı saygının somut bir nişanesi olduğuna dikkat çekti. Atatürk Evi’nin yıllık ziyaretçi sayısının 500 bine ulaşmasının, Yunanistan ile kültür ve turizm alanlarında yürütülen iş birliğine katkı sağladığını ve bu ilişkilerin derinleşmesine vesile olduğunu ifade etti.
Bakan Ersoy ve beraberindeki heyet, kurdele kesme töreniyle Atatürk Evi’nin açılışını gerçekleştirdi ve müzeyi gezdiler.
Yeni müze konsepti: "Bir Türk Evi"
Atatürk Evi, yenilenen sergileme düzeniyle ziyaretçilere artık bir "Türk Evi" atmosferi sunacak. Üç katlı yapının bodrumu "Evin Tarihçesi", orta katı "Etnografik Sergi", üst katı ise "Atatürk’ün Selanik Yılları" temasıyla kurgulandı. Müzede yer alacak obje ve belgeler arasında bin 878 tarihli tapu belgeleri, Ali Rıza Efendi’nin terekesi, Afet İnan’ın kroki çizimleri, Selanik Askeri Rüştiyesi’nin fotoğrafları ve Ressam Rahmi Pehlivanlı’nın Atatürk Evi tablosu bulunuyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bakan Ersoy: "Gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, Atatürk’ün aziz hatırasına duyduğumuz saygının bir nişanesidir"
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, restorasyon çalışmasıyla yenilenen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evin açılış töreninde, "Onunla kurduğumuz güçlü bağ lider olmasının ötesinde daha derin anlamlar taşıyor
İşte bugün burada toplanmamıza vesile olan çalışmalarımız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’e olan vefamızın ve onun aziz hatırasına olan saygımızın bir nişanesidir" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evi kapsamlı bir restorasyonla yeniledi. Tarihi yapı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı programla yeniden ziyarete açıldı. Açılışta konuşan Bakan Ersoy, Atatürk’ün hatırasına sahip çıkmanın yalnızca geçmişe değil, aynı zamanda geleceğe karşı da bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın neresinde olursa olsun Türk kültürel varlıklarının sağlıklı biçimde korunmasına büyük önem verdiklerini vurguladı. Bu yaklaşımın en somut örneklerinden birinin Selanik’teki Atatürk Evi olduğunu belirtti. Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Mustafa Kemal’in kendileri için taşıdığı anlamın sadece bir devlet adamı olmasından kaynaklanmadığını belirterek, "Onunla kurduğumuz güçlü bağ lider olmasının ötesinde daha derin anlamlar taşıyor. İşte bugün burada toplanmamıza vesile olan çalışmalarımız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’e olan vefamızın ve onun aziz hatırasına olan saygımızın bir nişanesidir. Unutmamalıyız ki Atatürk’e vefa göstermek, cumhuriyete sahip çıkmak ve değerlerini korumak olduğu gibi aynı zamanda ülkemize ve geleceğimize karşı bir sorumluluğumuzdur. Bu vefayı göstermenin en etkili yolu ise onun düşüncelerine, fikirlerine sahip çıkmak, bu değerler ışığında yolumuza emin adımlarla ilerlemektir" dedi.
Cumhuriyet yürüyüşünün başladığı yer
Atatürk’ün doğduğu evin, yaşadığı yerlerin ve kişisel eşyalarının onun hayatına dair izler taşıdığına dikkat çeken Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak geçmişe, kültüre ve tarihe duyulan bağlılıkla Atatürk’ün aziz hatırasını yaşatmak için çalıştıklarını vurguladı. Tarihin en zor anlarında alınan kararların, atılan adımların ve bu kararların alındığı mekanların da milletin ortak hafızasında önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Mehmet Nuri Ersoy, Atatürk’ün doğduğu evin sadece bir yapı olmadığını; cumhuriyete giden yolun ilk adımlarını barındıran bu evin aslına uygun biçimde yaşatılmasının ve hikâyesinin gelecek kuşaklara aktarılmasının hayati önemde olduğunu dile getirdi. Ersoy, bu tür yapıların ve mirasların geçmişi anlamada, geleceğe yön çizmede eşsiz birer rehber olduğunun da altını çizdi.
"Temel noktamız, evin müze haline dönüştürüldüğü 1953 yılındaki hali oldu"
Bakan Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) aracılığıyla Mustafa Kemal Atatürk’ün 1881 yılında doğduğu eve yönelik çalışmalar başlattıklarını belirterek, "Selanik’teki Atatürk Evi, 1875 yılından önceki bir tarihte yapılmış, 1878 yılında Ali Rıza Efendi ve Zübeyde Hanım’ın mülkiyetine geçmiştir. Ali Rıza Efendi, 1879’da aynı parsele mevcut evin batısına iki katlı yeni bir ev daha yaptırmış ve bu ev Zübeyde Hanım’ın, eski ev de Ali Rıza Efendi’nin üzerine geçirilmiştir. Mustafa Kemal, 1881 yılında bu evde doğmuş ve babası Ali Rıza Efendi bu evde vefat etmiştir. 10 Kasım 1953’te, Atatürk’ün naaşının Anıtkabir’e taşındığı gün ise bu ev müze olarak açılmıştır. 1953’ün ardından çeşitli dönemlerde bu binada bakım ve onarım çalışmaları yürütüldü" dedi.
Bakanlık olarak 2022 yılında ise evin restorasyon ve teşhir tanzim çalışmaları için geniş çaplı planlamalar yapıldığını kaydeden Ersoy, "19 Aralık 2024 tarihinde çalışmalara başladık. Çalışma boyunca da tüm süreci yakinen takip ettik. Atatürk Evi’nin restorasyonu kapsamında; iç mekân ve dış mekânda ahşap imalatlar ile tüm elektrik tesisatı yenilenmiş, sandık odası ve hamam özgün haline getirilmiş, çatının genel bakımı yapılmış ve bahçedeki duvarların genel bakımı ile avlu zeminin taş kaplaması tamamlanmıştır. Anı Evi’nin yeni hali Atatürk ve ailesi temalı oda, Zübeyde Hanım’ın odası, etnografik sergi, evin tarihçesi temalı alan ve kütüphaneden oluşmaktadır. Proje, binanın bodrum katı evin tarihçesi, orta katı etnografik bilgiler ve üst katı ise Atatürk’ün Selanik yıllarını anlatacak şekilde tasarlandı. Yani bu restorasyon çalışmasını yaparken önceliğimiz Atatürk’ün doğduğu orijinal haline getirmekti. Bu noktada da temel noktamız, evin müze haline dönüştürüldüğü 1953 yılındaki hali oldu" ifadelerini kullandı.
"Tüm bu eserlerin sergilenmeye hazır hale getirildiğini ifade etti"
Bakan Ersoy, TİKA tarafından yürütülen Selanik Atatürk Evi Restorasyon ve Teşhir-Tanzim Projesi kapsamında önemli eserlerin de restore edildiğini belirtti. Ankara Cumhuriyet Müzesi Müdürlüğü envanterine kayıtlı 12 eser ile Selanik Atatürk Evi’nden getirilen bir adet Cumhurbaşkanlığı mührü replikasının yanı sıra, Edirne Müzesi Müdürlüğü’ne ait iki eserin restorasyon ve konservasyonunun Ankara Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından başarıyla tamamlandığını söyledi. Ayrıca, Selanik Atatürk Evi’nden Türkiye’ye getirilen ve Kırşehir Müzesi Müdürlüğü’nde muhafaza edilen 50 demirbaş eşya ile bin 5 kitabın da konservasyon sürecinin tamamlandığını, tüm bu eserlerin sergilenmeye hazır hale getirildiğini ifade etti.
Eşyalar evine döndü
Bakan Ersoy, Balkan Savaşları sonrasında Zübeyde Hanım’ın evinden ayrılarak Türkiye’ye geldiğini hatırlatarak, onunla birlikte getirdiği bazı eşyaların bugün yeniden ait olduğu yere, Selanik’teki Atatürk Evi’ne döndüğünü söyledi. Mustafa Kemal’in bebeklik dönemine ait eşyalar, Zübeyde Hanım’ın şahsi eşyaları ve Ali Rıza Efendi’ye ait tesbihler gibi aileye ait özel eşyalar ile mobilyaların yıllar sonra yeniden bu eve kazandırıldığını belirten Ersoy, geçmişte zaman zaman Türkiye’de sergilenen bu eserlerin artık ait oldukları yapının içinde yer almasının, evin atmosferine büyük katkı sağlayacağına inandıklarını ifade etti.
Atatürk’e ait belgeler ilk kez gün yüzüne çıktı
Bakan Ersoy, müzede yer alacak diğer obje ve belgeler hakkında da bilgi vererek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Atatürk’e ait az bilinen fotoğraflar, Ali Rıza Bey’in terekesi, Atatürk Evi’nin Ali Rıza Bey ve Zübeyde Hanım tarafından satın alındığına dair 1878 tarihli Osmanlı arşiv belgeleri, Mübadele sonrası Atatürk Evi’nin Zübeyde Hanım’dan Yunanistan Milli Bankası’na devrini gösteren 1925 tarihli Yunanca belge, Dışişleri Bakanlığı ve Selanik Başkonsolosluğu arşivlerinde yer alan plan, proje ve daha önce bilinmeyen fotoğraflar, Ressam Rahmi Pehlivanlı’nın Atatürk Evi tablosu, Celal Bayar’ın Atatürk Evi ziyaretinin video kaydı ve Kemal Zeren’in eserleri de artık müzede sergilenecekler arasında yer almaktadır."
Türk-Yunan dostluğunun simgelerinden biri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Başbakanlığı döneminde 2003 yılında Selanik’e giderek Atatürk’ün doğduğu evi ziyaret ettiğini hatırlatan Ersoy, Erdoğan’ın Atatürk’ün evini ziyaret eden ilk Türk Başbakanı olduğunu ve o ziyarette "Umuyorum ki bu ev, Türkiye ile Yunanistan arasındaki barışın sembolü olsun" ifadelerini kullandığını aktardı.
Bakan Ersoy, bugün de aynı mesajı en güçlü şekilde yinelediklerini dile getirdi. Ersoy, bir milletin geçmişiyle kurduğu ilişkinin, onun geleceğini de şekillendirdiğini belirterek, bu anlayışla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde millet iradesine, bağımsızlığa, hürriyete, demokrasiye ve cumhuriyete bağlı kalarak Atatürk’ün emanetine sahip çıkmayı sürdüreceklerini ifade etti. Bakan Ersoy, her yıl özellikle 10 Kasım’da binlerce vatandaşın ziyaret ettiği Selanik Atatürk Evi’nin, 1953 yılındaki özgün haline kavuşturulmasını sağlayan Restorasyon ve Teşhir-Tanzim Projesi’nin hayırlı olmasını temenni etti.
Evin atmosferinin, ait olduğu özel eşyaların geri dönmesiyle birlikte 1881 ve sonrasındaki ruhu yeniden yansıtacağına inandığını belirten Ersoy, bu vesileyle Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 87. yılında saygıyla andığını ve katılımcıları en kalbi duygularla selamladığını ifade etti.
"İki ülke arasındaki ilişkilerde son dönemde gözlemlenen dinamizm ortak bir refah geleceğine olan inancı güçlendiriyor"
Yunanistan Turizm Bakan Yardımcısı Anna Karamanli ise programda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Yunanistan’ın yalnızca iki komşu ülke olmadığını, aynı zamanda zorluklarla dolu ama umut vadeden uzun bir tarihi yolculuğu paylaştığını ifade etti.
İki ülke arasındaki ilişkilerde son dönemde gözlemlenen dinamizmin, iyi komşuluk ilkeleri ve uluslararası hukuka dayalı ortak bir refah geleceğine olan inancı güçlendirdiğini vurgulayan Karamanli, Selanik’in doğduğu şehir olması sebebiyle burada bulunmanın kendisi için ayrı ve özel bir anlam taşıdığını dile getirdi.
Karamanli, turizmin yalnızca ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda insanlar ve kültürler arasında köprüler kuran, fırsatlar oluşturan, yerel toplulukları destekleyen ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eden bir güç olduğunu belirtti. Sınır ötesinden gelen ziyaretçilerin artmasının, bölgesel kalkınmaya, refahın yayılmasına ve dostluk ile güvene dayalı ilişkilerin gelişmesine katkı sağladığını ifade etti.
Turizm Bakanlığı olarak karşılıklı saygı, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik temelinde iş birliklerini güçlendirmek için çalıştıklarını belirten Karamanli, turizmin barış içinde bir arada yaşama ve diyalog kurma açısından da güçlü bir araç olduğuna inandıklarını söyledi. Karamanli, "Bugünkü etkinlik, kültürün sınırları aşarak ortak hafıza ve anlayış alanları oluşturma gücünü bizlere bir kez daha hatırlatıyor" dedi.
"Çocukluğunun masum merakı, gençliğin fikir arayışı ve liderliğin vakur sorumluluğu bu mekânda yoğrulmuştur"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya, Selanik’teki Atatürk Evi’nin yeniden açılış töreninde yaptığı konuşmada, buranın tarihimizin ve milli kimliğimizin en özel mekânlarından biri olduğunu söyledi.
Üzerinde "Türk milletinin büyük müceddidi ve Balkan İttihadı’nın müzahiri Gazi Mustafa Kemal burada dünyaya gelmiştir" yazılı levhayla hafızalara kazınan bu evin, TİKA koordinasyonunda yürütülen titiz bir restorasyon sürecinin ardından kapılarını yeniden açtığını belirten Sırakaya, açılışın Türkiye Cumhuriyeti’nin köklerine, ortak hafızasına ve geleceğe duyulan sadakatin somut bir göstergesi olduğunu vurguladı.
Sırakaya, Atatürk’ün doğduğu bu evin yalnızca bir yapı değil; bir millete umut, bir devlete kurucu irade kazandıran fikrin ve inancın doğduğu yer olduğunu ifade etti. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu evin odalarında vatan ve millet sevgisinin ilk kıvılcımlarını yüreğinde taşıdığını belirten Sırakaya, "Çocukluğunun masum merakı, gençliğin fikir arayışı ve liderliğin vakur sorumluluğu bu mekânda yoğrulmuştur" diye konuştu.
"Bu mekanda Türk milletine adanmış bir hayatın izleri var"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Zorlu ise programda yaptığı konuşmada, Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu bu tarihî mekânda bulunmaktan duydukları gurur ve heyecanı dile getirerek katılımcılara saygılarını sundu.
Buranın yalnızca bir bina değil, bir milletin yeniden uyanışının ve o uyanışa giden yolun da başlangıç noktası olduğunu vurgulayan Zorlu, bu mekânda Türk milletine adanmış bir hayatın ve kararlılıkla şekillenmiş bir iradenin izlerinin bulunduğunu ifade etti. Projeyle gösterilen kadirşinaslığın, geçmişten geleceğe uzanan millî hafızayı koruma iradesinin somut bir göstergesi olduğunu belirtti.
Ecdadın dünyanın neresinde olursa olsun bıraktığı her bir esere sahip çıkma iradesi gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da özellikle teşekkür eden Zorlu, Atatürk Evi’nin bugünkü haline gelmesinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yoğun çaba gösterdiğini vurguladı. Yunanistan’daki makamlarla kurulan iş birliği ve koordinasyon sayesinde uzun bir sürecin ardından yapının aslına uygun biçimde yeniden ihya edildiğini söyledi. Zorlu, TİKA Başkanı başta olmak üzere projede emeği geçen tüm çalışanlara da teşekkür ederek, bu eserin ortaya çıkmasında herkesin büyük katkısı olduğunu ifade etti.
Bakan Ersoy’a teşekkür
MHP Genel Başkan Yardımcısı İlyas Topsakal da programda yaptığı konuşmada, kendilerinin bu projeye gönül vermiş ve sorumluluk yüklenmiş insanlar olarak bu bilinçle hareket ettiklerini ifade etti. Bu vesileyle Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a böyle büyük bir projeyi başlatıp başarıyla tamamladığı için şükranlarını sunan Topsakal, sürecin yalnızca bakanlıkla değil; TİKA Başkanı, tüm proje ekibi, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği ve devletin ilgili kurumlarının ortak emeğiyle yürütüldüğünü vurguladı. Projenin ince ince işlendiğini belirten Topsakal, özellikle Yunanistan’daki muhatap kurum ve yetkililerin katkılarına da dikkat çekerek, destek veren tüm Yunan makamlarına teşekkür etti.
"Atatürk Evi, her Türk’ün kalbinde sönmeyen bir ışığın simgesi"
Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Çağatay Erciyes ise programda yaptığı konuşmada, Selanik’teki Atatürk Evi’nin her Türk’ün kalbinde sönmeyen bir ışığın, tükenmeyen bir umudun simgesi olduğunu belirtti. Bu evin, Atatürk’e duyulan minnetin yanı sıra geleceğe taşınan barışın, dostluğun ve umudun da sembolü haline geldiğini vurgulayan Erciyes, evin tarihçesine bakıldığında Türk-Yunan dostluğunun ve iki ülke arasındaki karşılıklı saygının somut bir nişanesi olduğuna dikkat çekti. Atatürk Evi’nin yıllık ziyaretçi sayısının 500 bine ulaşmasının, Yunanistan ile kültür ve turizm alanlarında yürütülen iş birliğine katkı sağladığını ve bu ilişkilerin derinleşmesine vesile olduğunu ifade etti.
Bakan Ersoy ve beraberindeki heyet, kurdele kesme töreniyle Atatürk Evi’nin açılışını gerçekleştirdi ve müzeyi gezdiler.
Yeni müze konsepti: "Bir Türk Evi"
Atatürk Evi, yenilenen sergileme düzeniyle ziyaretçilere artık bir "Türk Evi" atmosferi sunacak. Üç katlı yapının bodrumu "Evin Tarihçesi", orta katı "Etnografik Sergi", üst katı ise "Atatürk’ün Selanik Yılları" temasıyla kurgulandı. Müzede yer alacak obje ve belgeler arasında bin 878 tarihli tapu belgeleri, Ali Rıza Efendi’nin terekesi, Afet İnan’ın kroki çizimleri, Selanik Askeri Rüştiyesi’nin fotoğrafları ve Ressam Rahmi Pehlivanlı’nın Atatürk Evi tablosu bulunuyor.
Kaynak: İHA
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Geylan: "Atanamayan öğretmenler değil, ataması yapılmamış öğretmenlerdir"
Çeşme’de satranç turnuvası düzenlendi
Çanakkale’de 34 kaçak göçmen yakalandı
Galatasaray, ligde bu sezon ilk kez yenildi
Trendyol Süper Lig: Kocaelispor: 1 - Galatasaray: 0 (Maç sonucu)
Galatasaray, Süper Lig’de 19 maç sonra mağlup oldu
Lucas Torreira sakatlandı
Biga’da uyuşturucu operasyonunda 1 kişi tutuklandı
İlginizi Çekebilir
En Çok Okunan Haberler