Bakan Göktaş: "Göçü; insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz"
Bakan Göktaş: "Göçü; insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz" dedi
Haber Giriş Tarihi: 26.11.2025 12:11
Haber Güncellenme Tarihi: 26.11.2025 12:11
Kaynak:
İHA
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz" dedi.
Bakan Göktaş, Polis Akademisi Başkanlığı Gölbaşı Yerleşkesinde düzenlenen 4. Uluslararası Göç Konferansı’na katıldı. Burada açılış konuşmasını yapan Bakan Göktaş, programın aileyi merkeze alan daha kapsayıcı bir göç perspektifinin geliştirilmesine imkan sağlayacağına inandığını belirtti.
Göktaş, "Göç, sınırların değil, hayatların, hayallerin ve toplumsal dengelerin de değişimi demektir. Milyonlarca insanı ilgilendiren göç, güvenlik, ekonomi gibi yönleriyle tartışılırken, aile üzerindeki etkileri yeterince maalesef görünür değil. Oysa ki göçten en fazla etkilenen, ailenin ta kendisidir. Çünkü aile zayıfladığında en büyük bedeli kadınlar ve çocuklar ödüyor, göçün etkilerini en derinden onlar hissediyor. Aile bütünlüğünün bozulması da, toplumdan başlayıp bütün dünyaya yayılan bir kırılganlık zinciri oluşturuyor. Bu açıdan baktığımızda göçün doğurduğu sebepler, psikolojik, sosyolojik ve iktisadi sonuçlarıyla insanlığın ortak meselesidir. Bu nedenle, en çok desteğe ve korunmaya ihtiyaç duyulan yapı da esasen ailedir" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin konumu gereği göçün tam merkezinde yer aldığını söyleyen Göktaş, Mülteci karşıtlığının arttığı dönemde Türkiye’nin uluslararası toplumda örnek gösterilecek bir insani duruş sergilediğini ifade etti.
Göçmenlerin yeni toplumlarla barışçıl ve kalıcı bağlar kurmasının ana şartının ailenin güçlendirilmesi olduğuna dikkati çeken Göktaş, "Çocukların eğitime erişimi, kadınların sosyal hayata katılımı ve sosyal hizmet ağlarına ulaşımı; başarılı bir uyum politikası için vazgeçilmezdir ve bunu sağlamak ancak güçlü bir kurumlar arası iş birliğiyle mümkündür" şeklinde konuştu.
"Göçü; insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz"
Göktaş, kendisinin de göç eden bir ailenin üyesi olduğunu aktararak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Farklı bir ülkede yaşamanın, farklı kültürler arasında yaşamanın getirdiği zorlukları yakından bilirim. Fakat karşılaşılan zorlukları aşmanın ancak güçlü aile bağlarıyla mümkün olduğunu da çok iyi bilirim. Yeni bir dil, yeni bir düzen, yeni bir toplum aidiyet. Tüm bu değişimlerin ortasında insanı ayakta tutan en sağlam dayanak, yanında duran ailesidir. Göçle birlikte yaşanan kayıpları, belirsizlikleri ve yeniden başlama çabasını en çok aile hisseder. Ama aynı zamanda en büyük direnci ve umudu da aile üretir. Anne-babalar, çocuklar, büyükanneler-büyükbabalar her kuşak göç deneyiminden payını alıyor. İşte bu nedenle, göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz."
"Aileyi korumak ve güçlendirmek, en az güvenlik stratejileri kadar önemli bir meseledir"
Göktaş, aile yapısının güçlendirilmesinin önemine değinerek, "Ailelerin bu zorlu yolculukta desteklenmesi, yeni bir hayata tutunabilmeleri için sosyal hizmet mekanizmalarının güçlü şekilde devreye almaya önem veriyoruz. Bu konferans vesilesiyle bir kez daha vurgulamak isterim ki aileyi korumak ve güçlendirmek, en az güvenlik stratejileri kadar önemli bir meseledir. Bu anlamda 2025 Aile Yılı kapsamında böylesi önemli bir konunun ele alınmasını çok değerli bulduğumu özellikle belirtmek isterim. Çünkü aile kurumunu ayakta tutmak, toplumsal direncin ve istikrarın garantisidir" diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bakan Göktaş: "Göçü; insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz" dedi
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz" dedi.
Bakan Göktaş, Polis Akademisi Başkanlığı Gölbaşı Yerleşkesinde düzenlenen 4. Uluslararası Göç Konferansı’na katıldı. Burada açılış konuşmasını yapan Bakan Göktaş, programın aileyi merkeze alan daha kapsayıcı bir göç perspektifinin geliştirilmesine imkan sağlayacağına inandığını belirtti.
Göktaş, "Göç, sınırların değil, hayatların, hayallerin ve toplumsal dengelerin de değişimi demektir. Milyonlarca insanı ilgilendiren göç, güvenlik, ekonomi gibi yönleriyle tartışılırken, aile üzerindeki etkileri yeterince maalesef görünür değil. Oysa ki göçten en fazla etkilenen, ailenin ta kendisidir. Çünkü aile zayıfladığında en büyük bedeli kadınlar ve çocuklar ödüyor, göçün etkilerini en derinden onlar hissediyor. Aile bütünlüğünün bozulması da, toplumdan başlayıp bütün dünyaya yayılan bir kırılganlık zinciri oluşturuyor. Bu açıdan baktığımızda göçün doğurduğu sebepler, psikolojik, sosyolojik ve iktisadi sonuçlarıyla insanlığın ortak meselesidir. Bu nedenle, en çok desteğe ve korunmaya ihtiyaç duyulan yapı da esasen ailedir" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin konumu gereği göçün tam merkezinde yer aldığını söyleyen Göktaş, Mülteci karşıtlığının arttığı dönemde Türkiye’nin uluslararası toplumda örnek gösterilecek bir insani duruş sergilediğini ifade etti.
Göçmenlerin yeni toplumlarla barışçıl ve kalıcı bağlar kurmasının ana şartının ailenin güçlendirilmesi olduğuna dikkati çeken Göktaş, "Çocukların eğitime erişimi, kadınların sosyal hayata katılımı ve sosyal hizmet ağlarına ulaşımı; başarılı bir uyum politikası için vazgeçilmezdir ve bunu sağlamak ancak güçlü bir kurumlar arası iş birliğiyle mümkündür" şeklinde konuştu.
"Göçü; insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz"
Göktaş, kendisinin de göç eden bir ailenin üyesi olduğunu aktararak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Farklı bir ülkede yaşamanın, farklı kültürler arasında yaşamanın getirdiği zorlukları yakından bilirim. Fakat karşılaşılan zorlukları aşmanın ancak güçlü aile bağlarıyla mümkün olduğunu da çok iyi bilirim. Yeni bir dil, yeni bir düzen, yeni bir toplum aidiyet. Tüm bu değişimlerin ortasında insanı ayakta tutan en sağlam dayanak, yanında duran ailesidir. Göçle birlikte yaşanan kayıpları, belirsizlikleri ve yeniden başlama çabasını en çok aile hisseder. Ama aynı zamanda en büyük direnci ve umudu da aile üretir. Anne-babalar, çocuklar, büyükanneler-büyükbabalar her kuşak göç deneyiminden payını alıyor. İşte bu nedenle, göçü sadece demografik ya da ekonomik bir hareketlilik olarak değil, insanın, ailenin ve toplumun ruhunu etkileyen önemli bir süreç olarak görüyoruz."
"Aileyi korumak ve güçlendirmek, en az güvenlik stratejileri kadar önemli bir meseledir"
Göktaş, aile yapısının güçlendirilmesinin önemine değinerek, "Ailelerin bu zorlu yolculukta desteklenmesi, yeni bir hayata tutunabilmeleri için sosyal hizmet mekanizmalarının güçlü şekilde devreye almaya önem veriyoruz. Bu konferans vesilesiyle bir kez daha vurgulamak isterim ki aileyi korumak ve güçlendirmek, en az güvenlik stratejileri kadar önemli bir meseledir. Bu anlamda 2025 Aile Yılı kapsamında böylesi önemli bir konunun ele alınmasını çok değerli bulduğumu özellikle belirtmek isterim. Çünkü aile kurumunu ayakta tutmak, toplumsal direncin ve istikrarın garantisidir" diye konuştu.
Kaynak: İHA
Bakan Güler: "Terörle mücadelemiz, ülkemizin güvenliği, bölgemizin huzur ve istikrarı için tavizsiz bir şekilde devam etmektedir"
Bolsonaro hakkındaki 27 yıllık hapis cezası kesinleşti
Ankara’da sis etkili oldu
İzmir’de 15 milyon liralık kaçakçılık operasyonu: 7 tutuklama
Menemen, kadına şiddete karşı tek ses oldu
Batum’da "Barış Boyun" suç örgütünün 2 üyesine gözaltı
EasyCep, 45 milyon dolar yatırımla 2’inci el elektronik pazarını dönüştürecek
Rusya Devlet Başkanı Putin Kırgızistan’da
İlginizi Çekebilir
En Çok Okunan Haberler