Bakan Kacır: "Kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacağız"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sağlıkta yerli üretimi artırmanın ve teknoloji kapasitesini güçlendirmenin Milli Teknoloji Hamlesi’nin öncelikli hedeflerinden olduğunu belirterek, "Nitekim bu doğrultuda, önümüzdeki dönemde biyoteknolojik ve genomik araştırmalara tahsis ettiğimiz destekleri önemli ölçüde artıracağız

Haber Giriş Tarihi: 20.10.2025 12:58
Haber Güncellenme Tarihi: 20.10.2025 12:58
Kaynak: İHA
Bakan Kacır: "Kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacağız"

Etken madde, ilaç ve tıbbi cihazda yerli üretim kapasitemizde sıçrama sağlayacak, kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacağız" dedi.

Kağıthane’de bir üniversitede Üretim, AR-GE ve Dikey Tarım Merkezi Açılış Töreni düzenlendi. Törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, AK Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman, İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Gözen ve çok sayıda davetli katıldı. Törende Bakan Kacır’ın konuşmasının ardından açılış kurdelesi kesildi.

"Akademisyenlerin teknoparklarda hayata geçirdiği 2 bin 200 girişim, bugüne kadar 2 milyar dolardan fazla ürün ya da hizmet satışı gerçekleştirdi"

Yapay zekadan biyoteknolojiye, uzaydan temiz enerjiye bilimin farklı sahalarında kapasite ve yetkinlik inşa eden ülkelerin, geleceğin dünyasını da şekillendirme gücüne sahip olduğunu söyleyen Bakan Kacır, "Bu doğrultuda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, son 23 yılda ‘daha müreffeh ve tam bağımsız Türkiye’ için bilimi ve teknolojiyi kalkınma stratejimizin omurgasına yerleştirdik. Altyapıdan insan kaynağına, Ar-Ge’den ticarileşmeye uzanan her halkada güçlü atılımlar gerçekleştirdik. Üniversitelerimizle sanayimiz arasındaki sinerjiyi güçlendiren önemli adımlar attık. Üniversitelerimizdeki bilimsel bilginin ekonomik değere ve yüksek katma değerli ürünlere dönüşmesinde köprü vazifesi gören teknoparklarımızın sayısı, bundan 23 yıl önce yalnızca 2’ydi. Bugün, fikirlerin ürüne, projelerin markaya dönüştüğü nitelikli Ar-Ge çalışmalarının yürütüldüğü 113 teknoparkı kapsayan güçlü bir Ar-Ge ekosistemine sahibiz. Akademisyenlerin teknoparklarda hayata geçirdiği 2 bin 200 girişim, bugüne kadar 2 milyar dolardan fazla ürün ya da hizmet satışı gerçekleştirdi. Eklemeli imalat, yerli ilaç ve aşı, sürdürülebilir tarım, elektrikli araç, yenilenebilir enerji, döngüsel ekonomi, kuantum gibi stratejik alanlarda kurduğumuz 20 yüksek teknoloji platformu, Ar-Ge faaliyetlerinin ticarileşmesine liderlik ediyor" dedi.

"Anadolu’nun zengin botanik mirasını yüksek katma değere dönüştürmemize imkan tanıyacak"

6550 sayılı kanun kapsamında faaliyet gösteren 12 ulusal araştırma altyapısının, kritik alanlarda yürüttüğü çalışmalarla, sanayinin ihtiyaç duyduğu alanlarda üst düzeyde Ar-Ge çalışmaları sürdürdüğünü ifade eden Bakan Kacır, "Sektör profesyonellerinden ders alma imkanı sunan ’Sektör Kampüste’ programıyla üniversitelerimizde verilen eğitimi sahadaki tecrübeyle buluşturuyoruz. Bugün de araştırma ekosistemimizin genç üyelerinden olan üniversitede araştırma, girişimcilik ve üretimi aynı çatı altında buluşturan üç birimin yer aldığı entegre tesisin açılışını gerçekleştiriyoruz. Bunlardan ilki, kozmetik ve takviye edici gıda üretiminin gerçekleştirildiği UniKentPharma’dır. Sağlıklı yaşam arayışının güçlendiği, kişisel bakım ve iyi oluş bilincinin yaygınlaştığı günümüz dünyasında kozmetik ve takviye edici gıda ürünlerine talep gün geçtikçe artıyor. Yapılan araştırmalar, her iki sahanın toplam pazar büyüklüğünün 2030 yılına gelindiğinde 1 trilyon doları aşacağını gösteriyor. Özellikle tarımsal üretimimizi katma değere dönüştürecek yatırımlarla, bu alanda yerli ve milli üretim kabiliyetimizi güçlendirmek bizler için önceliktir. Nitekim, Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programıyla, 14 ilde yerel bitkisel ürünlerin katma değerini artırmaya yönelik yatırımlara ayrıcalıklı destekler sunma kararı aldık. Programın ilk çağrısında, illerimizin yerel bitkisel ürünlerini kozmetik, gıda takviyesi, ilaç etken maddesi ve kolajen gibi yüksek katma değerli ihracat ürünlerine dönüştürmeyi hedefleyen, toplam yatırım büyüklüğü 5,5 milyar lirayı bulan 24 proje başvurusu aldık. UniKentPharma da Anadolu’nun zengin botanik mirasını yüksek katma değere dönüştürmemize imkan tanıyacak, Türkiye’yi kişisel bakım ve takviye edici gıda alanında üretim ve inovasyon merkezi haline getirecek adımlardan biridir. Burada geliştirilen her ürün, raf ömrü ve güvenlik testlerinden geçerek tüketiciye güvenle sunulacak" ifadelerini kullandı.

"İlaç ve tıbbi cihazda yerli üretim kapasitemizde sıçrama sağlayacak, kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacağız"

Sağlıkta yerli üretimi artırmanın ve teknoloji kapasitesini güçlendirmenin Milli Teknoloji Hamlesi’nin öncelikli hedeflerinden olduğunu belirten Bakan Mehmet Fatih Kacır, "Nitekim bu doğrultuda, önümüzdeki dönemde biyoteknolojik ve genomik araştırmalara tahsis ettiğimiz destekleri önemli ölçüde artıracağız. Etken madde, ilaç ve tıbbi cihazda yerli üretim kapasitemizde sıçrama sağlayacak, kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacağız. Ayrıca Biyoteknoloji Üretim Programı ile TÜBİTAK, üniversiteler ve Sağlık Bakanlığı eşgüdümünde araştırma altyapılarını güçlendirecek, kamu alımlarını kaldıraç olarak kullanarak yerli biyoteknolojik ilaç üretimini kararlılıkla destekleyeceğiz. Nanoteknoloji, hücre kültürü, mikrobiyoloji, ilaç ve polimer sentezinde yüksek ticari potansiyele sahip ileri Ar-Ge’nin yürütüldüğü ResearchKent; sağlık teknolojilerinde özgün ve yüksek katma değerli ürünler geliştirilmesi için uygun laboratuvar altyapısını araştırmacılara sunuyor. Araştırmacılarımıza küresel ölçekte rekabet edebilir çözümler üretme imkanı sağlayacak. İnanıyorum ki ResearchKent’in bu vizyoner modeli, Türkiye’nin biyoteknoloji ve sağlık teknolojilerinde kendi kendine yeten, ihracat kabiliyeti yüksek bir ülke olma hedefine bizi bir adım daha yaklaştıracaktır" diye konuştu.

Tarım ve gıda güvenliğimiz için Ar-Ge ve inovasyonda vitesi yükseltecek, milli teknolojilerle üretimi daha dayanıklı hale getireceğiz"

Tarım ve gıda güvenliği için mişli teknolojilerle üretimin daha dayanaklı hale getireleceğini vurgulayan Bakan Kacır, "Entegre tesis bünyesinde yer alan üçüncü ve son altyapı ise GreenKent. İklim krizi, pandemi, kitlesel göç ve bölgesel çatışmaların gölgesinde, gıda arzı ve güvenliği günümüzde de her ülke için ertelenemez bir milli güvenlik meselesi olmaya devam ediyor. Mevcut tabloyu idrak eden ülkeler, gıda krizlerine karşı dayanıklılıklarını artırmak için tarımsal Ar-Ge yatırımlarını artırıyor. Tarımsal üretim zincirinin her bir halkasını, bilimin ve teknolojinin ışığında yeniden kurguluyor. Son yıllarda tarım sektörümüzü inovasyonla buluşturmak üzere, Gıda İnovasyon Merkezi, Konya Akıllı Teknolojiler Tasarım, Geliştirme ve Prototipleme Merkezi, Mersin Agropark gibi pek çok adım attık. Önümüzdeki dönemde tarım ve gıda güvenliğimiz için Ar-Ge ve inovasyonda vitesi yükseltecek, milli teknolojilerle üretimi daha dayanıklı hale getireceğiz. Tabii, dikey tarım uygulamaları, su ve enerji verimliliği yüksek yapısıyla, iklim risklerine dayanıklılığı ve yıl boyu kesintisiz, izlenebilir üretimi mümkün kılmasıyla gıdaya sürdürülebilir erişim açısından önemli fırsatlar sunuyor. GreenKent, işte bu vizyonun sahadaki karşılığıdır. Dikey tarım altyapısıyla yılın 12 ayı, iklime meydan okuyan, suyu ve enerjiyi tasarrufla kullanan, tam izlenebilir üretimi mümkün kılan bir model sunuyor. Tohumdan fidana, hasattan ürüne her adımın kayıt altına alındığı bu merkez, güvenilir ve standardize biyokütleüretimiyle fonksiyonel botanik ekstraktlarda yerli tedariksisteminin omurgasını oluşturacak" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.