Dr. Mehmet Yakın, dijital çağda iletişim stratejilerinin müşterileri sadık destekçilere dönüştürdüğünü belirterek, "Başarı yalnızca mesaj göndermekte değil, hedef kitleyi markaya bağlı birer taraftara çevirmekte yatıyor" dedi.
Hızla gelişen teknolojiyle birlikte iletişim dünyasında köklü bir değişim yaşanıyor. Artık markalar, müşterileriyle sadece bilgi alışverişi yapmakla kalmayıp onları sadık destekçilere, yani ‘taraftarlara’ dönüştürmek için stratejiler geliştiriyor. "Bu dönüşümde halkla ilişkiler ve reklamcılık alanlarının önemi giderek artıyor" diyen İstanbul Arel Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehmet Yakın, dijital çağda iletişim stratejilerinin tarafları nasıl gerçek taraftarlara dönüştürdüğüne dair kapsamlı değerlendirmeler yaptı.
İletişimde taraftarlık stratejisi
Doç. Dr. Yakın, günümüzde halkla ilişkiler ve reklamcılıkta başarının anahtarının hedef kitleyle sadece iletişim kurmak değil, onları markaya ya da kuruma bağlı, destekleyen taraftarlara dönüştürmek olduğunu belirtiyor. Bu sürecin; etkili hikâye anlatımı, doğru mesajın uygun kanallarda paylaşılması ve toplumsal duyarlılık ile şekillendiğini ifade ediyor.
İstanbul Arel Üniversitesi’nde eğitim alan öğrencilerin, gerçek markalarla iş birliği yaparak sadece reklam kampanyaları hazırlamakla kalmadığını; aynı zamanda kitlelerin gönlünü kazanacak stratejiler geliştirmeyi öğrendiğini aktarıyor.
Yapay zekâ süreci hızlandırıyor
Yapay zekâ teknolojilerinin sunduğu fırsatların bu dönüşümü hızlandırdığını söyleyen Doç. Dr. Yakın, verilerle de bu durumu destekledi. Linkedln verilerine göre, 2023 ve 2024 yıllarında dijital pazarlama ve sosyal medya yönetimi gibi alanlarda iş ilanları küresel çapta yüzde 70’in üzerinde artış gösterdi. Türkiye’de ise medya ve reklam yatırımları 2024’te yüzde 78,9 büyüyerek 253,6 milyar liraya ulaştı.
"Bu veriler, dijital yetkinliklere sahip profesyonellere olan talebin her zamankinden yüksek olduğunu ortaya koyuyor" diyen Doç. Dr. Yakın, büyük veri analizleri sayesinde markaların kitlelerin ilgi ve beklentilerini daha iyi anlayarak kişiselleştirilmiş, zamanında mesajlarla taraftar oluşturabildiğini vurguladı.
İnsan zekâsı ve samimiyet olmazsa olmaz
Teknolojinin yalnızca bir araç olduğunu, samimiyetin ve özgünlüğün insan zekâsıyla mümkün olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Yakın, sözlerine şunları ekledi:
"Yapay zekâ içerik üretiminde özgünlük ve derinlik konusunda sınırlı kalabilir; bu nedenle insan zekâsı ve duygusal bağ kurma yeteneği ile dengeli bir iş birliği şart. Ayrıca, etik ve şeffaflık tarafların güvenini kazanmanın temel taşları arasında yer alıyor. Yanlış bilgi ve manipülatif mesajlar uzun vadede marka itibarına zarar verebilir."
Dijital beceri ve iletişim yetkinlikleri ön planda
Doç. Dr. Yakın, işverenlerin de dijital becerilere verdiği önemin giderek arttığını belirtti. Raporlara göre 2024 yılında iletişim alanında en çok aranan yetkinlikler arasında sosyal medya yönetimi, dijital pazarlama, veri analizi, etkili iletişim, liderlik ve proje yönetimi bulunuyor.
Uzaktan çalışma modellerinin yaygınlaşmasıyla güçlü iletişim becerilerinin öneminin daha da arttığını söyleyen Yakın, bu durumun gençlerin hem teknik hem de sosyal becerilerini geliştirmelerinin gerekliliğini ortaya koyduğunu ifade etti.
Eğitim programları geleceğe hazırlıyor
Üniversitelerindeki eğitim programlarının bu gelişmelere uygun biçimde sürekli güncellendiğini dile getiren Doç. Dr. Yakın, öğrencilerin teorik bilgilerin yanı sıra uygulamalı projelerle dijital dünyada kitleleri harekete geçirecek kampanyalar geliştirdiklerini söyledi.
Yakın, gerçek markalarla iş birlikleri ve staj imkânlarının, gençlerin profesyonel hayata sağlam adımlarla başlamalarını sağladığını bu sürecin, öğrencilerin hem dijital yetkinliklerini artırdığını hem de etik değerler ve toplumsal sorumluluk bilinci kazanmalarını desteklediğini aktardı.
"Mesaj göndermek yetmez, taraftar kazanmak gerek"
Doç. Dr. Mehmet Yakın, halkla ilişkiler ve reklamcılıkta başarılı olmanın yalnızca mesaj göndermek olmadığını belirterek son olarak şunları söyledi:
"Karşı tarafı gerçek bir destekçiye yani taraftara dönüştürmek esastır. Dijital çağda iletişim alanında kariyer yapmayı planlayan gençlerin, teknolojik becerilerle güçlü iletişim ve etik değerlerle donanmış olmaları gerekiyor. Bu alanda kendini geliştirenler, hem kariyerlerini güçlendirecek hem de markaların kalıcı ve sağlam taraftarlar kazanmasına katkı sağlayacaktır."