
Hocaoğlu, "Hedefimiz, Türkiye’de depremde sıfır hasarlı konutlar üretmek ve bir daha aynı acıları yaşamamak" dedi.
Bartın Üniversitesi’nde geleneksel olarak düzenlenen 8’inci Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı etkinliğinde katılımcı firmalar arasında Aselsan, Havelsan, Tübitak, Roketsan, Türk Havacılık Uzay Sanayi ile birlikte inşaat teknolojilerinde öne çıkan Japon Konutları da yerini aldı. Üniversitenin mezunlarından Japon Konutları CEO’su Yüksek İnşaat ve Makine Mühendisi Okan Hocaoğlu, geliştirdikleri ileri teknolojili konut projelerini anlattı.
Hocaoğlu, hem eğitim hem iş hayatı tecrübelerini öğrencilerle paylaşarak, deprem güvenliği konusunda önemli mesajlar verdi. Hocaoğlu, dört yılda dört lisans bölümü bitirdiğini belirterek bu çok yönlü eğitimi, aile şirketlerini uluslararası ölçekte rekabet edebilir hale getirmek için planladığını vurguladı.
Japon deprem teknolojilerinden ilham
Hocaoğlu, 6 Şubat Kahramanmaraş depreminin kendileri için bir kırılma noktası olduğunu söyledi. Depremde kaybedilen canların ardından Japonya’yı incelemeye başladıklarını belirten Hocaoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Japonya 1995’teki depremi milat kabul etti. Yalıtım teknolojisini standart haline getirdiler. Bugün 9 büyüklüğünde deprem yaşıyorlar, depremden ölen sayısı bin civarında, esas can kaybı tsunamiden. Biz ise daha düşük büyüklükteki depremlerde bile çok büyük kayıplar veriyoruz. Aradaki fark, depreme bakış açısı ve kullanılan teknoloji."
‘Japon Konutları’ markasıyla geliştirdikleri projelerde, deprem anında zeminin hareketini binadan izole eden sistemler kullandıklarını belirten Hocaoğlu, "Bizim hedefimiz, en şiddetli depremde bile sıfır hasar" dedi.
"Deprem, Türkiye için milli güvenlik meselesi"
Depremi sadece teknik bir konu değil, milli güvenlik meselesi olarak gördüğünü vurgulayan Hocaoğlu, özellikle beklenen İstanbul depremine dikkat çekti. Hocaoğlu, "Bana göre deprem, özellikle İstanbul depremi, Türkiye için bir milli güvenlik konusudur. İstanbul bütün ülkeye bakar. Bu yüzden konut üretirken sadece ‘yıkılmasın da hasar alsın’ mantığı yetmez, sıfır hasar hedeflemeden bu sorunu çözemeyiz" dedi.
Türkiye’de yeni binaların çoğunun DD2 seviyesindeki depreme göre ve "kontrollü hasar" prensibiyle tasarlandığını hatırlatan Hocaoğlu, Japonya’da ise en şiddetli deprem seviyesi olan DD1’de dahi sıfır hasar hedeflendiğini söyledi.
Depremzede bir müşterinin sözleri salonda duygusal anlar yaşattı
Okan Hocaoğlu, konuşması sırasında depremzede bir müşterisinin sözlerini paylaşınca salonda duygusal anlar yaşandı. Hocaoğlu, "Bir müşteri bana, ‘Okan Bey benim ne kazanacağım parada gözüm var ne başka bir şeyde. Ben bu daireyi sadece rahat uyuyabilmek için almak istiyorum’ dedi. İki gün enkaz altında kalmış, iki çocuğuyla hayatta kalmış ama gece uyuyamıyor. Kapıları açık uyuyor, ‘deprem olursa çocuklarımı alıp kaçayım’ diye. Bence bu insan hayatta ama aslında büyük bir travmayla yaşıyor. Biz bu psikolojinin bir daha yaşanmaması için çalışıyoruz" dedi.
Maliyet yüzde 35-40 daha fazla, izolatör kâr konmadan yansıtılıyor
İzolatörlü sistemlerin maliyetine de değinen Hocaoğlu, normal bir yapıya göre maliyetin yüzde 35-40 civarında arttığını söyledi. Beton ve demir miktarının iki katına yakın arttığını, izolatör ve özel tasarım sürecinin de maliyete eklendiğini belirtti.
Buna rağmen fiyatlandırmada sosyal sorumluluk anlayışıyla hareket ettiklerini vurgulayan Hocaoğlu:
"İzolatör ve izolasyon için yaptığımız harcamaları olduğu gibi maliyetine yansıtıyoruz, üzerine kâr koymuyoruz. Bölgenin en pahalı konutları olabilecek nitelikte yapılar inşa ediyoruz ama fiyatları fahiş hale getirmiyoruz. Amacımız, bu güvenli yapıları ulaşılabilir kılmak" dedi.
Yeni projelerinde, daha kepçe girmeden dairelerin önemli bir bölümünün satıldığını, bunun da deprem güvenliğine olan ihtiyacın bir göstergesi olduğunu ifade etti.
"Her projede küçük, güvenli yaşam köyleri kuruyoruz"
Projelerinin sadece teknik güvenlik değil, yaşam kalitesi odaklı olduğunu söyleyen Hocaoğlu, klasik konut mantığından özellikle uzak durduklarını anlattı: "Planlı, güvenli yaşam köyleri kuruyoruz. Sancaktepe 25, Sancaktepe 26, Pendik 27 gibi projelerle, fay hattı üzerinde adım adım ilerleyen bir stratejimiz var. Acelemiz yok ama istikrarımız var."
Projelerde dairelerin bir kısmını hiç satmayıp kiraya ayırdıklarını dile getiren Hocaoğlu, böylece sitelerde uzun vadeli kalite ve düzeni korumayı hedeflediklerini söyledi.
Bartın Üniversitesi’nden teşekkür
Söyleşinin sonunda Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, Okan Hocaoğluna bir teşekkür plaketi takdim etti. Üniversite akademisyenleri, Okan Hocaoğlu’na hem mezun olarak elde ettiği başarılar hem de deprem güvenliği alanında ortaya koyduğu vizyon nedeniyle teşekkür etti. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği program, soru-cevap bölümüyle sona erdi. Genç mühendis adaylarının özellikle deprem teknolojileri, izolatörlerin yerli üretimi ve maliyetler konusunda ayrıntılı sorular sordu.