Kudüs’ü savunmak barışın ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Çıkmış bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil sizi o kitabeyi, Kudüs’ü Şerif’e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen 13. Havacılık, Uzay ve Teknoloji (TEKNOFEST) Festivali’ne katıldı. Atatürk Havalimanı içinde düzenlenen festivale Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra, birçok bakan ve binlerce vatandaş katıldı.
TEKNOFEST yarışmalarına katılanlara başarılar dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji şöleni TEKNOFEST’in 13.’sünü gerçekleştirmenin haklı kıvancı içindeyiz. Dünyaya mührümüzü vuracağımız Türkiye Yüzyılı’nın en kilit aktörü olarak gördüğümüz, TEKNOFEST kuşağı maşallah yine göz dolduruyor. Gençlerimiz duruşlarıyla, cesaretleriyle, öz güvenleriyle işte bugün olduğu gibi ortaya koydukları muhteşem eserlerle büyük ve güçlü Türkiye’nin taşlarını döşüyor. Milli teknoloji hamlemizin genç akıncıları milletimizin gurur kaynağı olmayı sürdürüyor. Bütün kalbimle inanarak söylüyorum. Sizin gibi zihni ve ufku açık merakı diri, şahsiyeti ile hem de geliştiği ürünlerle göz kamaştıran genç arkadaşlarımızı gördükçe inanın istikbale daha bir güvenle bakıyoruz. Alanlara, meydanlara, şehirlere ve ülkelere sığmayan coşkunuz için teknolojiye olan tutkunuz için her birinize teşekkür ediyorum. Sınırlarımızı aşan bu başarı tablosunu fikir ve icatları ile süsleyen siz genç kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Hayallerinizin peşinden koşma iradesi gösterdiğiniz için sizleri ayrı ayrı tebrik ediyorum" dedi.
"11 milyon ziyaretçiyi ağırladı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu yıl TEKNOFEST İstanbul’daki 64 farklı yarışmaya 81 ilimizin yanı sıra 96 ülkeden 565 bin takım ve 1 milyon 200 bin yarışmacı katıldı. Şimdi finale kalan 13 bin yarışmacı ile birlikte ödül kazanacak takımlarımızı da şimdiden kutluyor, başarıları inşallah daim olsun diyorum. Tüm yarışma süreçlerini son derece titiz bir şekilde değerlendiren jüri üyelerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Küresel bir markaya dönüşen TEKNOFEST bugüne kadar 11 milyon ziyaretçiyi ağırladı. Bu ziyaretçilerin önemli bir kısmı gençlerimizdi. TEKNOFEST’in yine rekorlar kırmaya devam edeceğine inanıyorum. Vakti ve imkanı olan tüm vatandaşlarımızı, gençlerimizi TEKNOFEST 2025’in havasını solumaya bu güzellikleri yerinde görmeye davet ediyorum" diye konuştu.
"Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir"
Türkiye olarak teknolojide ve savunma sanayiinde çok farklı bir ivme yakaladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bölgemizden başlayarak tüm dünyada artık Türk savunma sanayiinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye’nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta, birileri tarafından bize gençler altın tepsi ile sunulmadı. Biz buralara dişimizle tırnağımızla geldik. Alın teri, yürek teri dökerek geldik. Gecemizi gündüzümüze katarak geldik. Çok bedel ödedik hedeflerimize aramıza hiçbir engelin girmesine izin vermedik. Türkiye’nin başarılarının gerisinde zorluklar, baskılar, tehditler karşısında yılmadan mücadele eden vatan evlatlarının tertemiz emekleri vardır. Ürettiğimiz her üründe, geliştirdiğimiz her teknolojide ülkesi için tüm varlığını ortaya koyan fedakar insanların gayretleri vardır. Göklerine hakim olmayan milletler, yerin dibinde çürür’ diyerek ilk uçak fabrikamızı kuran Nuri Demirağın ufku vardır" şeklinde konuştu.
"İHA, SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3’teyiz"
Savunma ihracatında dünyanın en büyük 11’inci ülkesi konumunda olduklarını belirten Erdoğan, "İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3’teyiz. Tasarımda, seri üretimde, kendi savaş gemisini denize indiren 10 ülkeden biriyiz. İHA ve SİHA’larımızla tamamı yerli üretim uçak ve helikopterlerimizle Gök Vatan’da çıkarma gemilerimiz, insansız deniz araçlarımız, firkateynlerimiz, karakol ve mayın gemilerimizle Mavi Vatan’da yeni nesil insansız araçlarımızla, tanklarımız ve otonom zırhlı muharebe araçlarımızla kontrol, radar ve elektronik harp sistemlerimizle karada gücümüze güç katıyoruz. Son olarak 27 Ağustos’ta toplam 47 araçtan oluşan Çelik Kubbe’yi envanterimize katarak tarihi bir eşiği daha geride bıraktık. Savunma sanayii destanımızı yazmaya daha yeni başladık. İnşallah önümüzdeki dönemlerde daha gurur verici müjdelerimiz olacak. Sadece savunma sanayii alanında değil yapay zeka teknolojilerinde de atılımların hazırlığı içindeyiz" diye konuştu.
"KIZILELMA’mız olan Türkiye Yüzyılı’nın inşası başlamıştır"
Türkiye’nin sosyal medya platformunda yerini aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye’nin sosyal medyası elektronik sosyal hizmete girdi. Biz de orada yerimizi aldık, dijital tekelleşmeye karşı, bir itiraz olarak gördüğümüz elektronik sosyalin 1 milyon 300 bini aşkın kullanıcıya ulaşması, son derece sevindiricidir. Dezenformasyonun etrafımızı kuşattığı bir dönemde bu platform hakikati arayan gençlerimiz için, bir çıkış yolu olacaktır. KIZILELMA’mız olan Türkiye Yüzyılı’nın inşası başlamıştır. Kutlu bir yolculuğun ortasındayız. Şimdi yeni adımları atıyoruz. Artık bundan geriye dönüş olmayacak. Emin adımlarla hedefe doğru yürüyoruz ve yürüyeceğiz. Bu mücadele kervan inşallah kazasız, belasız menziline ulaşacaktır" ifadelerini kullandı.
"Kudüs-ü Şerif’e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz"
İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu’nun gündeme getirdiği ‘Silvan Kitabesi’yle ilgili sözlerine cevap veren Erdoğan, "Son günlerde kan tüccarlarının şahsımız ve Kudüs ile ilgili hezeyanlarının arka planında bu hakikatin, onlar tarafından bilinmesi vardır. Türkiye artan gücüyle mazlumlara umut, zalimlere korku veriyor. Geçen gün bir tanesi çıkmış, ecdadın emaneti olan Silvan Kitabesini vermediğimiz için, bize nefret kusuyor. İlk kıblemiz Kudüs’ü Şerif’le ilgili hadsiz ifadeler kullanarak kendince bir şeyler deniyor. Biz elbette onların ne yapmaya çalıştığının bilincindeyiz. Elinde 65 bin Gazzeli mazlumu kanı olan canilere şunu söylüyorum. Kudüs Müslümanlarla birlikte tüm insanlığın onurudur, izzetidir, şerefidir. Kudüs’ü savunmak barışın ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Kudüs’e yönelik her saldırı, karşısında bu mübarek beldeye bu övünmüş şehre, kara sevdalı serdengeçtileri bulacaktır. Çıkmış bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil sizi o kitabeyi, Kudüs’ü Şerif’e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz" şeklinde konuştu.
"Kudüs’ten elimizi hiç çekmeyeceğiz"
Son olarak daima Kudüs’ün yanında olacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu can bu tende olduğu müddetçe, Allah’ın izniyle ecdadın emanetlerine sahip çıkacak, Kudüs’ten elimizi hiç çekmeyeceğiz. İşgalciler istemese dahi biz Müslümanlarla birlikte tüm inançların hakkını savunmaya devam edeceğiz. Hangi sinsi hesabı yaparlarsa yapsınlar 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devleti kuruluncaya dek mücadelemiz sürecek. Sokaklarından süt ve bal akan tarihte olduğu gibi, kutsal şehre kalıcı huzur yarın gelecek. Buradan 23 aydır maruz kaldıkları onca barbarlığa rağmen topraklarını terk etmeyen Gazzeli kardeşlerimizi bir kez daha hürmetle selamlıyorum. Şartlar ne olursa olsun azim ve iradenizi daima koruyacaksınız. Elde ettiklerinizle yetinmeyecek kendinizi sürekli geliştireceksiniz. Bu ülke için hayal kurmayı sonra da bu hayalleri gerçeğe dönüştürmeyi kararlı bir şekilde sürdüreceksiniz. Kendiniz ve milletiniz için hep daha iyisini hedefleyeceksiniz" şeklinde konuştu.
Konuşmanın ardından Erdoğan ve protokol üyeleri, yarışmalarda birinci olan gençlere ödüllerini verdi.